KendineÖzgü01 - Veda eden bir tiyatro oyununa dair.

Kendine Özgü yazılarına, kendine özgü olabilmiş bir tiyatro oyununu anlatarak başlamak.

Merhaba.

Hepimiz zaman içinde pek çok tiyatro oyununun afişini sokaklarda görüyoruz ve bazen önünden geçip gidiyoruz, bazen de ilgimizi çekiyor; böylece zihnimize o oyunu not alıyoruz.

Benim de zihnime not aldığım bir oyundu, bir Koşuyolu sakini olarak önünden geçip de nedense denk gelmediğime içerlediğim Apartman Sahne’nin üç yıldır sürdüğünü öğrendiğim oyunu “Eşyalı Kiralık”…

1990’ların sonunda geçen bir gençlik macerasıydı bu oyun. O dönemki her arkadaş grubunun ya da aynı liseden mezun olduğu için tanış olan gençlerin aralarındaki bazen aşk, bazen kavga ve her şeye rağmen geçirilen bir yılbaşı gecesini temel alıyordu. Aslında bir üçlemenin son halkasıydı. Ama ilginçtir ki bu üçlemenin (İlk oyunun ismi Çekil, İtme Beni!’ydi) ikinci oyunu nedense oyun başladığında henüz sahnelenmemişti. 2024’ün ilk zamanlarında bu ikinci oyun da oraya çıkmış oldu: Tebdil-i Mekan… Bu oyun her iki oyunun da bir arafı olduğundan dolayı özellikle ikinci oyunun sahnelenmesi en sona bırakılmıştı.

Eşyalı Kiralık’a dönersek; 2024’ün ortalarında oyunu yazan-yöneten; hatta ikinci sezondan itibaren oyuncusu haline gelen Sıla Erkan ve oyunun ekibiyle bir araya gelmiş, röportaj yapmıştık. Hatta röportaj sırasında bile yeni bir ödüle aday olduklarını öğrenmişlerdi. Toplam dört ödülü geride bıraktılar.

Ancak eğitim ile ilgili bazı koşuşturmalarımdan dolayı o röportajın yayını yeni sezona kalmıştı.

Şimdi ise hem bu oyun için yaptığım röportajın hafta içi yayınlanacağını (www.bikuble.com) hem de bu oyunun Cumartesi akşamı 20.30’da son kez sahneleneceğini söylüyorum.

Aslında ne mutlu ki bu bir oyunun istenmeden veda etmesinden de öte, ekibin yeni oyunlar ve bu doğrultudaki yeni maceralara atılmasında bıraktıkları bir durak olacak.

Bu oyunun son sahnelenişine tanık olmak için biletleri tiyatrolar.com.tr’den edinebilirsiniz.

İlk yazımda “kendine özgü” bir dil yaratabilmiş oyun yazarı ve tiyatrocu Sıla Erkan’ın yine aynı kendine özgülükteki oyununu duyurmaktan mutluluk duydum.

Daha nice anlatmaktan mutluluk duyacağım yazılara.

Emre